Spor Nedir? Açıklamalarıyla Birlikte Terimler ve Kavramlar

Bu yazıda, spor için en temel kavramlar olarak cevabını bulacağınız sorular kaynakları ile birlikte paylaşılmıştır. Bu sorulardan bazıları: Spor nedir? Temelleri nereye dayanır? Farklı tanımlarında kapsam nelerdir? Sporcu kimdir? Sporcu kime denir? Sporun vücut sistemleri üzerindeki etkileri nelerdir? Sporda yaş kavramı neyi ifade eder? Sportif beceriler ve kavramlar nelerdir? Psikolojik becerilerin değerlendirilmesinde kullanılan terimler nelerdir?

Spor (sport) Eğlence ve oyun anlamlarına gelen İngilizce bir terimden gelir. Eğlence anlamına gelen ‘disport’ (eski Fransızca: desport, Latince: deportare yani zevk almak) kelimesinin kısa hali olarak karşımıza çıkar.

İnsanlar tarafından, oyun veya rekabet amacıyla gerçekleştirilen tüm fiziksel aktiviteler için kullanılan bir ortak terimdir.

Antik çağlarda sporun büyük bir kısmı, insanların veya insan gruplarının birbirleriyle veya vahşi hayvan gruplarıyla olan mücadelesinin gösteri halinde sunulmasını, aktif sporcu olarak mücadele eden insanların ve pasif sporcu olarak katılım gösteren izleyicilerin arasındaki etkileşimi olarak özetlenebilir.

Spor, genellikle sahip olunan veya özel olarak geliştirilmiş bireysel yeteneklerin (performans veya artistik olabilir) gözlemlenebilir veya sunulabilir formlarını içerir. Basit bir şekilde test edilebilirliği sebebiyle bir ölçüde nesneleştirilebilmiş olarak (en iyi performansın rekor olarak kaydedilmesi vb. değerler aracılığıyla) spor, sosyal rekabet (spor yarışmaları) için bir araç olarak işlev görür.

Spor, her spor dalında geçerli olmak üzere düzenlenen veya gelişigüzel bir şekilde başlatılan müsabakanın, oyunun kendi gerçekliğini, rastlantısallığını ve sınırlarını yaratması ile ayrılmaz bir bütündür.

Spor Nedir? Sporcu Kimdir?

Sporu kendi içinde amaçları olan (amatör, kitle sporu, rekreasyon sporu, tatil sporu, vb.) faaliyetler ile sağlık ve sosyal-pedagojik yararlar sağlayan (yenileyici ve dinlendirici egzersizler, fizik tedavi egzersizleri vb.) aktiviteler olarak tanımlamak mümkümdür.

Geriye Doğru Baktığımızda Spor

Spor, insanlığın ilk dönemlerinde temellerinin atıldığı bir aktivitedir.

Bu dönemle ilgili yapılan araştırmalar aracılığıyla bildiklerimize göre, insanlar kendilerini dış tehlikelere karşı koruyabilmek için savunma ve beslenebilmek için avcılık ile uğraşmak zorunda kalmışlardır.

Bu noktada herhangi bir boş zaman aktivitesinden söz etmemiz anlamsız olacaktır.

Çünkü bu dönemde, insanoğlu yaşayabilmek için doğayla, vahşi hayvanlarla mücadele etmek zorunda kaldığı ve en ufak bir dikkatsizlik bile insanların hayatlarını tehlikeye atabilecek türden olaylara neden olabildiği düşünülmektedir.

Sporun Tanımları

En önemli tanımlarından biri ile spor, bireyin aklını ve tüm bedenini kullanarak rakibine, kendisine, mesafesine ve zamana karşı ortak kurallar aracılığıyla yaptığı bir mücadeledir.

Fişek’in tanımına göre ise spor, sporcu için kazanmaya yönelik teknik ve fiziki bir çabadır. Seyirci için ise performansa yönelik yarışma sürecidir. Ve topluma dair bütün özellikleri kapsayan ve olduğu gibi yaşatan toplumsal bir araçtır (Fişek, 1980).

Başka bir anlamda spor, eğlence anlamı da taşımaktadır. Oyun ile çalışmayı birbirinden ayıran tutumdaki farklılıktır. Sporda sergilenen tutum oyun tutumudur; sadece sonuç için değil oynarken de yaşanılan bir zevktir (Özbaydar, 1983).

Ancak eski Yunan anlayışında spor ve oyun birbirlerinden ayrılıyordu. Bu ayrım Yunan anlayışına göre en iyi atlet anlayışını dile getirmekteydi.

Bütün çocuklar oyun oynar, yorulduklarında oyunu bırakır. Atletler ise yorulsalar bile oyunu devam ettirirler. Buna göre sporun bir oyun olduğu fakat her oyunun bir spor olmadığı sonucu doğar. Bulunmuş olduğumuz yüzyılda sporun özünden uzaklaşılmış ve olduğundan farklı ifadelerle yeni tanımlamalar yapılmıştır.

Aynı zamanda spor bireyin doğasında bulunan gerginliği azaltır, daha insancıl ve barışçıl yaşam alanı yaratır (Erdemli, 1990).

Bizim dilimizde ise spor kelimesinin anlamı, daha çok idman sözcüğüne yüklenmiştir. Bu sözcük, Türklerin ilk dillerinin saptanmasından günümüze değin, küçük değişikliklere uğramış olsa da her zaman aynı anlamda kullanılmıştır (Bayraktar, 2004).

Genel anlamda spor; temel harekete ve mücadeleye dayalı olan ve bunun olabilmesi için gerekli olan idman ve yarışmaların bütününden oluşur. Bireysel veya grup halinde yapılan, kendine özel kurallara sahip, genel olarak bir yarışa dayalı, zihinsel ve bedensel yetilerinin gelişmesine katkı sağlayan eğlendirici ve eğitici bir uğraştır (Morpa, 1996).

Spor İle İlgili Yapılan Farklı Tanımlar

İlk Tanım

Yaygın olan ilk tanıma göre, spor insanın yaşamında var olan hayatta kalma ve beslenmeye dayalı saldırganlık duygusunu dostluk içinde bir rekabet ortamı yaratarak denetimi altına alan emniyetli bir yapıdır (Fişek, 1985).

Bunun sonucuna göre spor, saldırganlık içgüdüsünü kontrol etmeyi sağlayan mekanizma olarak karşımıza çıkmasının yanında, saldırganlık güdüsünü de pozitif hale getirir.

Kazanmak için mücadele etmek ve saldırganlığı da mücadele etmenin içerisine yerleştirmek, olumsuz bir anlama sahip olan saldırganlık kavramını daha da sempatik bir hale getirmektedir.

İkinci Tanım

İkinci tanımıyla spor, kişinin ruh ve beden sağlığını koruyan, kişinin toplumda uyum içerisinde yaşamasını sağlayan, günlük yaşamın sebep olduğu gerginlik ve sürtüşmeleri önleyen sosyal bir mekanizmadır.

Bu tanıma göre de sporu kişinin toplumda varoluş statülerine uyumunu sağlayan bir araç olarak nitelendirilir.

Üçüncü Tanım

Üçüncü tanıma göre spor, vatanını seven, devlet bünyesinde ulusal birliği destekleyen bir eğitim aracıdır.

Bu tanımı ile, devlet tanımının altında kullanılması tehlike arz edecek bir durum yaratır ki bu devletin spor üzerinde yönlendirme yapabilecek koşulları da kendi eliyle yaratabilmesinin önünün açılmasıdır.

Dördüncü Tanım

Dördüncü tanıma göre spor, bireylerin birlik içerisinde hareket edip milliyetçi yanlarını ortaya çıkarmak için bir araç olarak tanımlanır.

Her ne kadar başarı, bireysel haz doğrultusunda kendini daha çok gösterme imkânı bulsa da sporda milliyetçilik ilkesinin var olma ve ait olma bilincini geliştiren bir yapı olarak karşımıza çıkar.

Beşinci Tanım

Beşinci tanıma göre ise spor, oyun ve yarışmayı bütünleştiren, fiziksel yetenekleri daha fazla olanları kazanmaya yönelik olarak ödüllendiren, üst seviyede yarışma, oyun ve performans çalışmasına yönelik uğraşlardır.

Nitekim sporun hangi dalı olursa olsun içinde mutlaka rekabet duygusunu taşıyan bununla birlikte kazanma hırsı ve oyun sistematiğini birleştiren bir alan olduğu bilinir.

Fişek’e Göre Spor

Bu tanıma göre, spor olabilmesi için bireyin yaptığı hareketleri -veya aktiviteleri, kendisini korumak için yapmaması gerekmektedir. Bu noktada diyebiliriz ki kendini savunma amacıyla yapılan içgüdüsel faaliyetler spor olamaz.

İnsanların spor yapabilmeleri için öncelikle spora ayırmaları gereken zaman olmalıdır. Ancak yaşam mücadelesi içinde olan birisi için bu türden boş zaman bulunamayacağı aşikar ve üzücüdür (Fişek, 2003).

Keten’e Göre Spor

İnsan doğasındaki savaşma ve yaşama hırsının, doğa ve içinde yaşadığı sosyal çevre ile birlikte ilişkiler kurarak, sistematik olarak, belirli kurallara dayalı, fiziki ve duygusal yönüyle toplumsal özellikleri ile yarışmaya dönüşmesi veya bireyin beden ile ruh sağlığını dengeleyen etkinliklerin başarıya ve yarışmaya dönüşmüş formunu ifade eder (Keten, 1974).

Erkal’a Göre Spor

Erkal’ın tanımına göre;

“Ferdin tabii çevresini beşeri çevre haline çevirirken elde ettiği kabiliyetleri geliştiren, belirli kurallar altında araçlı veya araçsız, ferdi veya toplu olarak boş zaman faaliyeti kapsamı içinde veya tam zamanını alacak şekilde meslekleştirerek yaptığı, sosyalleştirici, toplumla bütünleştirici, ruh ve fiziği geliştiren rekabetçi, dayanışmacı ve kültürel bir olgudur” (Erkal, 1982).

Ek Olarak Önemli Noktalar

Bu tanımlardan birinde spor, beden eğitimi faaliyetlerini özelleştirip farklı branş dalları ile somutlaştırmış, üst seviyede yapıldığı takdirde psikolojik, fizyolojik, estetik, teknik ve taktik özellikler gerektiren yarışmaya dayalı ve kurallarla uygulanan bir faaliyettir. En önemli amacı ise sonuna kadar yarışa dahil olup başarı ile yarışı tamamlamaktır (Aracı, 2001).

Atlı’ya göre, sporda ulaşılmak istenilen en temel amaç fiziksel kapasiteyi artırarak estetikle birlikte başarıya ulaşmaktır. Her dönemde gelişen teknoloji ile birlikte daha geniş boyutlara ulaşarak boş zamanları kaliteli bir şekilde değerlendirmek, belirli kurallar dahilinde oyun kazanma ve kaybetme, başarıya ulaşma ve bununla birlikte maddi ve manevi sonuçlar elde etmek amacıyla harmanlanarak toplumsal bir olguya dönüşmüştür (Atlı, 1986).

Spor, insan hayatını kaliteli geçirebilmesi açısından önemli bir faaliyettir. İnsanlar sporu fiziksel dirençlerini artırmak, serbest zamanlarını daha iyi geçirebilmek ve meslek sahibi olmak için yapabilirler (Bayraktar, 2007).

Sistematik Olarak Spor

Sporu sistematik olarak kategorize etme olasılıkları, sporun kendisi kadar çeşitli ve karmaşıktır.

Eğer kategorize edilmek istenirse, temel olarak şu alt başlıklar ve maddeleri göz önünde bulundurulmalıdır;

Spor faaliyetinin gerekçesi

  • Hareket ve oyunun eğlencesi (eğlence, kitle, tatil sporu)
  • Kişisel başarı veya bireyin sınırlarını görmesi (performans ve üst düzey- profesyonel spor)
  • Günlük veya iş hayatının stresini azaltmak için denge amacı (boş zaman sporu, iyileştirici spor)
  • Performans kıyaslamaları (rekabet sporları)
  • Fiziksel ve zihinsel refahı koruma veya yenileme (sağlık sporu, rehabilitasyon, fizyoterapi vb.)
  • Sosyal ilişkiler (büyük spor organizasyonları, kulüplere olan bağlılıklar)
  • Hayatını güvence altına alma (profesyonel spor)
  • Prestij amacı (üst düzey spor)

Sporun katılımcıları

  • Yaşa göre (çocuk, genç, yetişkin, kıdemli)
  • Cinsiyete göre (kadın ve erkek)
  • Mesleki kriterlere göre (öğrenci, şirket, profesyonel)
  • Diğer özelliklere göre (ör. engelliler için spor)

Spor aktivitelerine katılım zamanı

  • Sabah sporu (sabah jimnastiği)
  • Mola sporu
  • İş sonrası spor
  • Hafta sonu sporu
  • Tatil sporu
  • Boş zaman sporu
  • Profesyonel spor

Spor faaliyetlerinde bulunan organizasyonlar

  • Okul
  • Kulüp
  • Üniversite
  • Şirket
  • Polis sporu
  • Toplumsal veya kilise gruplarında spor
  • Kurumsal olmayan gruplar

Bununla birlikte, spor sadece sporun aktif yanına göre değil, aynı zamanda spor olgusuyla (pasif spor) ilgilenen diğer grupları da kapsar;

Örn. spor etkinliklerine katılım (seyirci olarak), spor kulüpleri ve federasyonlarındaki tüm istihdam ve fahri çalışmalar, spor bilimi ve spor gazeteciliği alanları (H.Haag ve G.Haag, Sözlük, 2003, 472p).

Sporun Vücudumuz Üzerindeki Etkileri

Spor yapmanın, hangi branş olursa olsun spora yönelmenin ana başlıklarını bu düşünce içerisinde de değerlendirebiliriz.

Ciddiye alınması gereken katı kurallar içeren bir oyun türü olarak sporda, sağlanan sosyal şartlar ile uyumlu güç, hareket ve performans demektir.

Sporun vücudumuzun sistemleri üzerinde ciddi sayıda olumlu etkileri mevcuttur.

  • Hareket Sistemlerinde; hareket, birim, esneklik
  • Sinir-Kas Sisteminde; çeviklik, çabukluk, sürat, refleks, denge
  • Kalp dolaşım sistemlerinde; devamlılık
  • Zihinsel Sistemlerde; reaksiyon ve karar verme
  • Morfolojide; estetik ve fiziki mükemmeliyet
  • Endokrin Sistemde; iç salgı bezlerinin dengesi ve çalışmasında etkin rol oynar (Ataman, 1974).

Sosyolojik Olarak Tanımlandığında Spor

İnsanın beden ve ruh yapısını geliştirmek, insan iradesini güçlü kılan, bununla birlikte grupla hareket etme bilincini oluşturarak dayanışma içinde kalınmasını sağlar.

Spor kişiye iyi bir gelecek, maddi ve manevi güç ve üretkenlik kazandırarak kendine güveni kazandırır (Göral, 2001).

1982 Anayasasının 59. Maddede;

Devletin her yaştaki Türk vatandaşının beden ve ruh sağlığını geliştirecek tedbirler almasının kabul edilmesi; sporun kitlelere yayılmasının teşvik edilmesi gerekliliği ifade edilmiş ve başarılı sporcunun da devlet tarafından korunacağı belirtilmiştir (Erkal, 1982).

İnsanların Başlıca Spor Yapma Sebepleri

  • Sosyal ihtiyaçları karşılayabilmek
  • Sağlık, fiziksel uygunluk sağlama
  • Rehabilitasyon
  • Stres ve gerilimden kurtulma
  • Duygusal bunalımdan kurtulma
  • Sporla üst düzey tecrübeler elde etme
  • Eğlence, haz, sevinç, neşe gibi duygular
  • Kendini ifade etme, yeni deneyimler edinme
  • Sosyal ilişkiler edinme
  • Hız, dayanıklılık, kuvvet, zindelik, hastalıklara karşı direnebilme
  • Benlik duygusunu iyileştirme
  • Boş vakitleri birlikte daha verimli geçirme (Voight, 1998).

Sağlıklı Nesiller Yetiştirmek İçin Spor

Sağlıklı nesillerin yetiştirilmesinde ve çağdaş toplumların oluşmasında önemli bir araç halini almıştır. Özellikle ergenlik dönemindeki gençlerin ve çocukların psikolojik ve fizyolojik yönden sağlıklı kalmalarını ve sosyal yaşantılarını önemli ölçüde etkiler. İyi bir kişilik kazanımında etken rol oynar (Ersoy, 2006).

Günümüzde sporu bir eğitim aracı olarak değerlendirdiğimizde çocukların ve gençlerin gelişiminde önemli rol oynadığı bilinmektedir. Takım sporlarında bir gruba dahil olma, yardımlaşma, oyun kurallarına uyma ve grup arkadaşlarına saygılı olma gibi davranışların geliştiği gözlemlenmektedir (Öztürk, 1998).

Gençlik döneminde başlayan veya çocukluk döneminde başlayıp sürdürülmüş olan sporun kişilik gelişiminde katkıları çok büyüktür. Küçük yaştan itibaren toplumsal bir yapı üstlenme sorumluluk kavramlarının gelişmesi için yapılan eğitim yollarının başında gelir.

Hangi branşta veya egzersiz türünde olursa olsun yetenek için harcanan çaba, düşüncenin gelişiminde önemli rol oynar. Bireye herhangi bir amaç için çaba sarf etmesini, bunun için iradesini kullanmasını veya fedakar olmasını öğretir.

Başarılı olmanın sadece ve sadece çalışma ile gerçekleşeceğini, başarıyı elde ettikçe çevresinin ilgisini ve tebrik-takdirin kazanılacağını öğretir. Ferdi veya takım halinde yapılmış olan sporlarda kişinin kendisine verilen görevi en iyi şekilde yapması kişinin kendisinde sorumluluk, dayanışma, yardım, destek olabilme duygusunu geliştirir.

Ek olarak

Ergenlik çağında karşılaşılan önemli problemlerden biri olan arkadaşlarla iyi ilişki kurabilme ve samimi olabilme duygularını olumlu yönde geliştiren bir araçtır. Ortak kurallar ve amaçlar dahilinde bireyin kendisine ve karşısındakine saygı ve sevgi dahilinde oluşturulan arkadaşlıklar daha kalıcı olmakla birlikte kişiye olumlu kişilik özellikleri kazandırmaktadır. Gençlikte bu tür arkadaşlık kurmuş kişilerin sosyal ve toplumsal ilişkileri daima daha kolay ve sağlıklı olur (Çetin, 1986).

Spor bireylere sosyal ve kişisel kişilik hissi ve takım üyeliği hissi verip onları bir araya getirir.

Bu eylemi birçok farklı yolla yapabilir. Sporun popüler olması, sosyal sınıf, cinsiyet, ırk ve yaş ayrımı yapmayan bir olgu olması, sosyal rollerin daha başarılı bir şekilde paylaştırılmasını sağlar (Bavlı, 2009).

Toplumu Birleştirici Etkileri

Evrensel bir boyut kazanması, zaten var olan spor olgusunu pekiştirmiştir.

Türkiye nüfusunun genel dağılımına bakıldığında % 27’sini 12-24 yaş arasının oluşturduğunu -ve bunun giderek arttığını, bunun dışında olan nüfusun spora olan ihtiyacının daha çok olduğu haliyle bilinmektedir.

Gelişen ve değişen teknoloji çağında, ilerleyen tıp ve bilimsel çalışmalarla ortala yaş sınırı yükselmiş ve spora olan ihtiyaç artmıştır (Sunay, 2002).

Spora başlama nedenleri arasında seçilen branşı, egzersiz türünü veya hareketi sevmek ya da yalnızca antrenman sevgisi olarak değerlendirmek tek başına yeterli görülmemekle birlikte bireyleri spora yönelten sebepleri şu şekilde listelemek mümkündür;

  • Ailesinde sporcu olan bir kişinin spora yönelmesi ile
  • Beden eğitimi öğretmenlerinin yönlendirmesi ile
  • Yeni bir sosyal çevrede var olma isteği ile
  • Saldırganlık ve kendini gösterme duyguları ile
  • Başarı ya da başarısızlık ölçütlerinin değerlendirilmesi ile
  • Farklı dünya görüşleri ile
  • Seyahat imkanları amacı ile
  • Milli duyguların pekişmesi ile
  • Maddi-manevi kazançlar ile

bireyler spora yönelebilir ve sporu tercih edilebilir (Karaküçük, 1997).

Sporcu kimdir?

Düzenli ve belirli bir program ile antrenman yapan ferdi ya da takımın bir elemanı olarak, mensubu olduğu okulu, kulübü ve ülkeyi resmi spor organizasyonlarına katılarak temsil eden kişi sporcu olarak adlandırılabilir. Sporcu sporu amatör ya da profesyonel olarak yapabilir (Fişek, 1980).

Bireysel ya da takım olarak belirli kurallar dahilinde kendini spora veren ve bu amaçla sporu yaşam felsefesi haline getirip meslekleştiren, rekabet ile birlikte dayanışmayı da gerektiren, kültürel bir yapı içerisinde yer alan, yapılan iş sonucunda kazanç sağlayan kişi aktif bir sporcudur denilebilir (Erkal, 1982).

Sporcunun kendini tanıması iyi bir sporcuda aranan en önemli niteliklerden biridir. İyi bir sporcu olmak ise kendi vücudunu tanımakla neyi ne kadar yapabileceğini bilmekle ilgilidir.

Kendini iyi tanıyan bir sporcu hangi spor dalında da iyi olacağını bilen sporcudur. Burada dikkat edilmesi gereken konu küçük yaşta sporcuların kendini tanıması mümkün olmayacağı için bu sporcuların belirlenmesi ve yönlendirilmesinde ailenin ve beden eğitimcilerin önemli olarak rol oynamasıdır.

Erken Yaşlarda Spor

Erken yaşlarda spora başlayan bireylerin başarısı artmaktadır. Çocukların ve gençlerin geleceklerine yön veren branşlardaki başarılarının en üst düzeyde olması genç yaşta spora yönlendirilmesi ile mümkündür.

Bu yönelme çocukların mümkün olan en erken yaşta başarılı olabilecekleri, kendilerini gösterebilecekleri branşlara yönelmesi ile gerçekleşebilir. İnsanın genetik yapısının spor branşı üzerindeki etkileri de önemlidir. İnsana başarılı bir spor çevresi kazandırmak mümkündür, ancak iyi bir genetik yapı kazandırmak mümkün değildir.

Her çocuğun ve gencin zamanında ve isabetli olarak kabiliyetine uygun branşlara yönelebilmeleri, şampiyon olabilecek üstün yetenekli sporcuların tahmini ve seçimi ile mümkün hale gelir. İşte bu ayrımdaki kriterlerin en önemlilerinden birisi, spor dalına uygun kişilik ve fiziğe sahip sporcuyu seçmek, ikincisi ise bu seçimi mümkün olan en erken zamanda yapmaktır.

Bireylerin spora yönelmesinde ki amaçlar arasında eğlence, sağlık, sosyalleşme, şampiyon olma, statü kazanma gibi birçok etken bulunmaktadır. Sporcuların özellikle performans gerektiren yarışmalarda, müsabaka ortamı ile birlikte yoğun baskı içerisinde oldukları ve bundan ciddi şekilde etkilendikleri bilinir.

Bununla birlikte sporcu gerek yarışma öncesinde gerekse yarışma esnasında ve sonrasında zaman zaman gerginlik yaşayabilmektedir.

Yarışma kavramını sporcuların uzun süre fiziksel ve psikolojik hazırlık dönemi içine girdiği, bütün fiziksel ve ruhsal kapasitenin performansa dönüştüğü bir etkinlik olarak değerlendirildiğinde bu gayet normal karşılanmalıdır (Başer, 1986).

Teknik ve Taktik Yetenek ile Spor

Taktik ve teknik yeteneği etkili bir şekilde ortaya koymak, en üst performansı sergileyebilmek için sporcunun mutlaka ve yalnızca seçmiş olduğu spor dalında kendini göstermesi ve ilerlemesi ile mümkün olabilir.

Her gün belirli bir disiplin içerisinde yapılan ve uzun zaman alan antrenmanlar, bunun yanı sıra antrenman dışındaki veya antrenman içindeki zihinsel çalışmalar sporcunun herhangi bir işte çalışarak kazanç sağlamasını zorlaştırmaktadır.

Büyük organizasyonlarla düzenlenen spor müsabakalarının ilgi çekici olabilmesi ancak yüksek kalitede performanslar sergilenmesi ile mümkün olabilmektedir. Bunun için ise uzun süren, çok yönlü olan ve maddi ihtiyaçlar da gerektiren hazırlıklar yapılır.

Elit Seviyede Spora Başlama Amaçları

Göz ardı edilen bu tür durumlarda sporcunun, sporu meslek gibi algılaması ve meslek edinmiş duruma gelmesi çok normal gözükmektedir. Fakat sporcuları amatör ya da profesyonel olarak nitelendirmek toplumdan topluma değişiklik farklılıklar gösterebilmektedir (Öztürk, 1998).

Profesyonel olmak, kendini spora adayarak yalnızca bir iş olarak görmek değildir. Hiçbir elit sporcu elit olmadan önce kendini spora adayarak ve direkt olarak üst düzey performans sergileyemez -en azından bu pek olası değildir. Bütün bunlar bazı sporcularda var olan gelişmeler ile ortaya çıkar.

Düzenli antrenmanlarla birlikte öncelikle performans seviyesi yükselmekte ve fiziksel gelişim artmaktadır. Fiziksel gelişimin artması ile birlikte performans gelişimi de gerçekleşmiş olur.

Spora yönelen elit sporcu adayında fiziksel gelişimle beraber, sosyal gelişim de başlar ve sporcunun topluma uyumuna yardımcı olur. Yeteneğini olumlu ölçüde performansa döken sporcu, çevresinde de kabul gören bir birey haline gelerek yaptığı spor dalına daha fazla önem verir ve çevresinde spora yeni başlayacak olanlar için iyi bir örnek olmaya başlar (Sunay, 2003).

Antrenörler ve Ebeveynlerin Sporcu Üzerindeki Etkileri

Antrenörler ve veliler, çocuğun spor eğitiminde rol alıyorlar ise -ki bu neredeyse kaçınılmaz- bazı önemli konularda dikkatli olmalılar. Antrenör ne kadar tecrübeli ve açık fikirli olursa olsun eğer etkili iletişim kuramıyorsa sporcuya aktarabileceği bilgisi kısıtlanır ve anlamsız bir hale gelir.

İletişim, her tür eğitim için temel unsurlardan biridir. Antrenör yaptığı her işe, eğittiği her sporcuya, aldığı her karara tarafsız bir gözle bakıp değerlendirebilmeli, eleştiriye açık olabilmeli, çok yönlü düşünebilmelidir. Yerine göre kendisini sporcusunun ya da ailesinin yerine koyarak olayları başka açılardan da değerlendirebilmelidir (Priest, 1997).

Başarılı bir sporcunun yetişmesi için aile, antrenör ve sporcunun birlikte uyumlu bir biçimde hareket etmesi gerekmektedir ve aradaki iletişimin sürekli olarak devam ettirilmesine özen gösterilmelidir. Bu nedenle antrenör, aile ve sporcuların yapması ve yapmaması gereken davranışlara dikkat etmesi önemlidir.

spor nedir? Sporcu kimdir? Spor ile Yaş arasındaki ilişki? Örnek Fotoğraf

Spor ve Yaş

Sporcular, sporda en yüksek verimi elde etmek ve mücadele sonunda başarı sağlamak için, genetik olarak ya da sonradan antrenman ile kazanılmış, çevre koşullarına uygun bir sportif beceriyi en iyi uygulayabileceği branşı belirleyerek veya yönlendirilerek açığa çıkarabilir. Seçimlerini buna göre belirlemelidir.

Sporda yetenek seçimi, erken yaşlarda yapılmalı ve çocuk uygun yetileri olduğu ya da düşünüldüğü branşa yönlendirilmelidir (Mirzeoğlu, 2003).

Yetenek seçimleri, spor okulları, eğitim kurumları, federasyonlar ve kulüplerin katılımıyla düzenli olarak uygun şartlar altında, uzun süre gerektiren gözlemler ile yapılmalıdır. Bu gözlemler sonucunda yalnızca fiziksel yeteneklerin bulunması amacıyla değil, bireylerin psikolojik olarak spor branşlarına uygunluğu denetlenmeli ve yetenek seçimi bu doğrultuda yapılmalıdır (Koşar, 2004).

Sportif Beceri

Sporcunun, antrenman yaparak özel hareketleri daha iyi ve verimli olarak yapmaya çalışması ve tekrarlı olarak bunu yaparak hareketi doğru ve yerinde kullanması sportif beceri olarak adlandırılır.

Sportif beceri ve yeteneğin gelişmesi için bireyler psikolojik olarak bazı gereksinimlere ihtiyaç duyar. Bireyin başarılı olması yolunda psikolojik becerilerin etkisi oldukça yüksektir.

Bu etkiler, hedef belirleme, kendi kendine konuşma, imgeleme, motivasyon konuşması, zihinsel antrenman gibi teknikleri kullanarak psikolojik hazırlığa yardımcı olabilir. Bu sebeple psikolojik becerilerin kazanımı ve incelenmesi, başarıya doğrudan katkı sağlar.

Psikolojik beceri, performanstaki verimliliği sağlayan en etkili yöntemlerden olmasına rağmen Türk sporunda etkili olarak kullanamadığımız üzücü bir gerçektir (Erhan, 2015).

Sporda Psikolojik Becerileri Kavramları

Hedef belirleme, yönlendirme ve hedeflerin belirlenmesi ile uğrunda çalışılacak amaç olarak tanımlanabilir (Burton, 1993).

Özgüven, sporcunun kabiliyetine, kendine, ve amaçlarına ulaşmasına olan inancını tanımlar (Vealey, 1986).

Stres, ortaya çıkan baskıya karşı sporcunun verdiği tepkilerin bütünüdür (Selye, 1993).

Rahatlama, psikolojik olarak etkilenilen endişelerin ve kaygıların azaltılabilmesine denir (Williams, 1998).

Odaklanma, amaca uygun olarak dikkatin yönlendirilmesi ve devam ettirilebilmesine denir (Nideffer, 1998).

Zihinde canlandırma, sporcunun vücut hareketlerini fiziksel olarak değil, mental olarak gerçekleştirmesine denir.

Mücadele planı, müsabaka öncesinde, devamında ve etkisi süresince, bireyin duygularına rehberlik edilmesi için yapılan planlama olarak adlandırılabilir (Orlick, 1983).

Sportif aktiviteler sırasında performans sergileme amacı ile motive ve konsantre olmak, hedef koymak, odaklanmak ve üzerinde düşünmek, özgüvenini yüksek tutmak ve benzeri etkilerin psikolojik olarak öğrenimi ve programlı şekilde uygulanması olarak anlatılabilen zihinsel antrenman süreçleri, sporcunun performansı üzerinde önemli rol oynar (Neff, 2006).

Zihinsel antrenman kavramı, aktivite öncesinde ve sırasında sporcuyu etkileyen dikkat, stres vb. tüm psikolojik etkilerin idare ettirilebilmesini sağlar (İkizler, 1997).

Antrenman, bireyin fiziksel ve mental kondisyon durumunun artırılması, verim düzeylerinin yükseltilmesini, müsabakaya yakın zamanda da bu düzeylerin sabit kalmasını sağlamak amacıyla yapılır. Bu aktivitenin olmazsa olmaz özelliklerinden ikisi, planlı olması ve bir amaç uğrunda yapılması gerekliliğidir (İkizler, 1997).

Kaynaklar

  • Fişek K. Devlet Politikası ve Toplumsal Yapıyla İlişkileri Açısından Spor Yönetimi, AÜ Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayınları, 1980, 8: 350.
  • Fişek K. Sporun Anatomisi, İstanbul, YGS Yayınları, 2003.
  • Erdemli A. Hümanizma Olarak Spor, Spor Bilimleri I. Ulusal Sempozyum Bildirileri, Ankara, 15-16 Mart 1990: 12.
  • Özbaydar S. İnsan Davranışının Sınırları ve Spor Psikolojisi, Ankara, Altın Kitaplar Yayınevi, 1983: 31.
  • Morpa Ansiklopedisi, Cilt 4. İstanbul, Kültür Yayınları, 1996: 216.
  • Fişek K. Yüz Soruda Türkiye Spor Tarihi, İstanbul, Gerçek Yayınevi, 1985: 7-8.
  • Keten M. Türkiye’de Spor, Ankara, Ayyıldız Matbaası, 1974.
  • Erkal M. Sosyolojik Açıdan Spor,  İstanbul, Filiz Kitabevi, 1982.
  • Aracı, H. Okullarda Beden Eğitimi, Ankara, Nobel Yayın Dağıtım, 2001: 26-32.
  • Atlı M. Beden Eğitimi ve Spor Teksiri, Van, Çoğaltılmış Ders Notları, 1986.
  • Bayraktar, B., Sunay, H., TÜRKİYE’DE ELİT BAYAN VE ERKEK VOLEYBOLCULARIN SPORA BAŞLAMASINA ETKİ EDEN UNSURLAR VE SPORDAN BEKLENTİLERİ, Spormetre Beden Eğitimi ve Spor Dergisi, V(2), 63-72, 2007
  • Öztürk F. Toplumsal Boyutlarıyla Spor, Ankara, Bağırgan Yayınevi, 1998: 51-113.
  • Çetin H.N. Türkiye’de Sporun Yaygınlaştırılması. Sosyal Bilimler Enstitüsü. Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara: Gazi Üniversitesi, 1986.
  • Bavlı Ö.  Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu Öğrencilerinin Spora Başlama Bölümü Seçme Nedenleri ve Geleceğe Yönelik Beklentilerinin İncelenmesi. Niğde Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Bilimleri Dergisi, 2009, 3: 3.
  • Ataman A. Antropometri, Ankara, Resimli Posta Matbaası, 1974.
  • Göral M. Beden Eğitimi ve Spor Bilimlerine Giriş, Isparta, Tuğra Ofset, 2001.
  • Erkal M. Sosyolojik Açıdan Spor,  İstanbul, Filiz Kitabevi, 1982.
  • Voight D. Spor Sosyolojisi (Çev. A. Atalay), İstanbul, Alkım Yayınevi, 1998: 90- 126.
  • Ersoy A, Kalkavan A, Kalfa M, Özdilek Ç, Demirel M, Bişgin Ş, Eynur, B. Üniversiteler Arası Türkiye Şampiyonasına Katılan Sporcuların Kendi Üniversitelerinden Beklentileri, Muğla Üniversitesi 9.Uluslararası Spor Bilimleri Kongresi Bildiri Kitabı, Muğla, 03-05 Kasım 2006.
  • Sunay H. “Türkiye’de Sporun Yaygınlaştırılması Kapsamında Çağdaş Spor Yöneticilerinin Rolü ve Önemi”, 7. Uluslararası Spor Bilimleri Kongresi Kitapçığı, Antalya, 2002.
  • Karaküçük S, Yetim, A. Sporcuların Spor Yapma Amaçları ve Spora Yönlendirilmelerinde Etken Olan Faktörler üzerine Bir Araştırma. Türkiye Sosyal Araştırmalar Dergisi. 1997, 1: 71- 92.
  • BAŞER, E.: Uygulamalı Spor Psikolojisi, Performans Sporunda Psikolojinin Rolü, MEGSB Yayınları, I. Baskı, Ankara, 1986.
  • Öztürk F. Toplumsal Boyutlarıyla Spor, Ankara, Bağırgan Yayınevi, 1998: 51-113.
  • Sunay H, Saraçaloğlu S. Türk Sporcusunun Spordan Beklentileri İle Spora Yönelten Unsurlar. Ankara Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Spormetre Beden Eğitimi ve Spor Bilimleri Dergisi, 2003: 43. 
  • Priest S. Gass A.M. Effective Leadership in Adventure Programming, Champaing, Human Kinetics, 1997.
  • Burton D, Raedeke T. (2008). Sport Psychology For Coaches. (1st. Edition), USA Human Kinetics
  • Williams J. (Ed), (2006). Applied Sport Psychology Personal Growth To Peak Performance. 5th. Ed, New York: Mcgraw-Hill.
  • Weinberg R, Gould D. (2003). Foundations of Sport And Exercise Psychology. 3rd. Edition USA. Human Kinetics.
  • İkizler C. (1997). Sporda Başarının Psikolojisi. İstanbul: Alfa Basın Yayım Dağıtım.
  • Neff R. (2010). Mental Training For Athletes.
  • Mirzeoğlu N. Spor Bilimlerine Giriş, 1. Baskı. Ankara, Bağırgan Yayınevi, 2003:64.
  • Koşar NŞ. Demirel H A. Physiological Characteristics of Child Athletes. ACTA

İlginizi çekebilir: Spor Bilimleri Sözlüğü: Terimler ve Kavramlar

2 thoughts on “Spor Nedir? Açıklamalarıyla Birlikte Terimler ve Kavramlar”

  1. Bilgiler için çok teşekkür ederim. Gayet anlaşılır ve faydalı, kullanabileceğim değerli bir paylaşım olmuş.
    Saygılarımla.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir