Koşu Teknolojisi: GPS, İvmeölçerler ve Ayak Podları

Bu yazıda koşu teknolojisi kavramı içinde ele alabileceğimiz GPS ve ivmeölçer teknolojilerinin antrenmanlarda nasıl kullanıldığına değineceğiz. Koşu dünyasında kullanılan popüler ve faydalı teknolojilerin yanı sıra, teknolojinin sağladığı verileri yorumlayabilmemiz ve anlayabilmemize yardımcı olacak bazı noktaları açıklayacağız.

Hepimiz kullandığımız birçok kondisyon bisikletinden güç ölçerleri biliyoruz -powermeter olarak da biliyor olabilirsiniz. Bilmeyenler için bunlar bisikletçinin ürettiği gücü hesaplamak için tork ile açısal hız kullanılarak yapılan hesaplamalardır. Koşu dünyasına girdiğinizde ise bu hesaplamalar GPS aracılığıyla yapılır -büyük ölçüde.

Piyasadaki hemen hemen her kalp atım hızı monitörü markası bununla birlikte bir GPS veya bir tür hız mesafesi cihazı sunar. Ve çoğu GPS ünitesi de onunla birlikte bir kalp atım hızı monitörü vermekte.

Eğer hesaplama için GPS uydularını kullanmıyorsa, hız ve mesafeyi ölçmek için büyük olasılıkla bir ivmeölçer kullanır. Bu ivmeölçerler genellikle adım uzunluğunu ve adım frekansını, bacakların hızlanma ve yavaşlamalarını ölçerek belirlerler.

Koşuda adım frekansı, ayağın bir dakika içinde yer ile kaç kez temas ettiğine bağlı olarak hesaplanan dakikadaki devir sayısıdır -rpm olarak duymuş olabilirsiniz. rpm ayrıca nadir de olsa kadans olarak da karşınıza çıkmış olabilir.

Koşu Teknolojisi Bambaşka Bir Dünyaya Giriş - Örnek Fotoğraf

Küresel Konumlandırma Sistemi (GPS – Global Positioning System)

Çoğu sporcu, GPS ünitelerini güç ölçerler veya diğer verilerinden çok daha kolay anlar çünkü sağladığı bilgilerin -örneğin birinin kaç km/s hızda koştuğu- anlamlandırılması daha kolaydır. Örnek olarak bisiklette daha fazla güç ürettiğinizi düşünün -watt cinsinden olabilir. Bu kesinlikle daha hızlı gittiğiniz anlamına gelmez -yokuş yukarı çıkarken olduğu gibi! Ancak bir koşu sırasında GPS ile km/s cinsinden hızınızı artırırsanız, kesinlikle daha fazla efor sarfettiğinizi söyleyebiliriz.

Bir GPS cihazı, ABD Savunma Bakanlığı tarafından yörüngeye yerleştirilmiş 24 uydudan oluşan bir ağ kullanır. GPS, birçok hava koşulunda, dünyanın her noktasında, abonelik veya ücret olmadan günde 24 saat çalışır ve kullanılabilir.

GPS alıcıları, çok kanallı -bir ağ olarak- tasarımları nedeniyle oldukça doğru sonuçlar verir. En iyi GPS saatlerinden bazıları yoğun bitki örtüsü veya yüksek binalar gibi ortamlarda güçlü bir doğruluk yüzdesi sağlamak için 12 kanallı alıcı kullanır. Genel olarak, günümüzde yaygın olarak kullanılan GPS saatleri ortalama 15 metreye kadar doğru sonuçlar verir.

Çoğu GPS saati, genellikle bir USB kablosu veya Bluetooth teknolojisi aracılığıyla kablosuz ANT + vb. harici sensörler ile antrenman sonrası analiz için üçüncü taraf bir yazılım paketine yüklenebilen veri dosyaları oluşturur. Bu bilgileri doğru şekilde kullanabilen sporcu veya antrenör, performans üzerinde ciddi bir pozitif etki yaratabilir.

İvmeölçerler (Hız-Mesafe Cihazları)

Bu cihazlar da GPS saatlerine benzer, ancak hızı ve mesafeyi belirlemek için uyduları kullanmak yerine bir hareket sensörü -ivmeölçer kullanırlar. Çoğunlukla ayakkabınıza takılı bir ayak podudur.

İvmeölçerler, GPS sinyallerine bağlı olmadıkları için, genellikle koşu bantlarında veya iç mekanlarda kullanılır.

Koşu Teknolojisi Bir Yerden Başlamak İçin -İkinci Örnek Fotoğraf

Ayak Podları (Kapsül veya ne demek isterseniz)

Bir ayak podu, ayağın yer ile temas ettiği süreyi ölçen ve adımların sayan bir ivmeölçer kullanır. Ve saate iletilen bilgiler ile koşu hızı hesaplanır.

Ayak podu, bireysel koşu biyomekaniği ve koşu ayakkabısının hesaba katıldığı bir şekilde kullanıcıya göre kalibre edilmelidir. Yapılan bir araştırmaya göre, aynı sporcuların ayak podlarını düz zeminde kullanımı ile koşu bandında kullanımı arasında hesaplamalarda -kalibrasyon olmadığında- yüzde 12 veya üzerinde bir hata payı olduğu gözlemlenmiş.

GPS üniteleri veya diğer ivmeölçer temelli cihazlar, arazi koşulları ve sporcuların ortaya koyduğu eforun yoğunluğunu göstermede yardımcı olur. Bu değişkenlerin her ikisi de (arazi eğimi ve yoğunluk) düz olmayan arazide koşmanın fizyolojik katkılarını görmekte kullanılabilir.

Kalp atım hızı ile egzersiz yapmanın birçok farklı spor dalında kullanımına göre pozitif etkileri ve limitleri vardır. Kalp atım hızı, doğrusal bir çıktıya dayalı ölçüm olmadığı için -ki fizyolojik tepkilerin doğrusal olduğu herhangi bir patern bulmak imkansızdır diyebiliriz, aynı temel etkiler koşu için de geçerlidir.

Kalp atım hızı, vücudun kullanabileceği maksimum oksijen seviyesini gösteren Max VO2 noktasına kadar doğrusal sayılabilecek düzeyde artar. Bunun nedeni, bir sporcunun Max VO2 değerinin büyük ölçüde kardiyovasküler sistemin kanın pompalanması ve dolaşıma dahil edilmesi noktasında belirli fiziksel sınırlara sahip olmasıdır. Bu sınıra ulaştığınızda, kalp atım hızı artık yoğunluktaki artışla eşleştirebileceğiniz şekilde artmayacaktır.

GPS saatleri kullanılmadan önce koşucuların veya sporcuların çoğu -ki günümüzde de oldukça yaygın kullanılır ve iyi bir koşucu bunu yararlı bir şekilde kullanabilir- katedilen mesafeyi ve hızı belirlemek için geçen süreyi kullanırdı. Bu, antrenman yükünü ve antrenman yoğunluğunu hesaplamak için birincil yöntemdi. Tabii bu yaklaşım düz zeminde oldukça kullanışlı olmasına karşın eğimli ve engebeli arazide hızlanmaların ve yavaşlamaların oluşturduğu yoğunluk ve antrenman yükü farklılıklarını hesaplarken hata yapılabilecek birçok nokta doğurur.

Koşu programlarındaki en önemli koşulardan bazıları dinlenme koşularıdır -bu nokta birçok sporcu ve antrenör tarafından sıklıkla kaçırılır. Açık ve geniş alanlarda veya engebeli arazilerde antrenmanın yoğunluğunu ve yükünü doğru bir şekilde hesaplamak için mesafe ve süreyi kullanmak, istediğiniz bir doğrulukta ve kesinlikte olmayabilir. Bu da bilmeden bir dinlenme koşusunun gereksiz stresler yaratmasına sebep olabilir ve yenilenme-dinlenme zamanınızın harcanmasına yol açabilir.

Kullandığınız saatler, yaptığınız hesaplar ve antrenman alanınız hakkında bilgi sahibi olmakta fayda var.

Bitirirken

Sporcuların ve antrenörlerin antrenman yüklerini, yoğunluklarını ve kondisyon durumundaki değişimleri daha iyi ölçmelerine yardımcı olmak birçok matematiksel hesaplama ile birlikte kullanılan GPS teknolojisi ve ivmeölçerler oldukça kullanışlıdır. Bu cihazları iyi kullanabilen bir antrenör her antrenmandan aldığı verimi bir seviye daha yukarı çekebilir ki bu genellikle müsabaka zamanı 2. ile 1. arasındaki farkı belirler!

İlginizi çekebilir: Max VO2 Testi Nedir? Nasıl Yapılır? Nelere Dikkat Edilmeli?

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir